Günümüze Ulaşmayı Başaramamış Devasa Yapılar
Gerek doğal afetler gerekse insan müdahalesi nedeniyle yok olan bu devasa yapılar, geçmişteki teknoloji ve imkanlara karşın şahane bir mimari ve mühendislik örnekleridir.
Bu yapılardan kimilerinin izleri yalnızca tarih sayfalarında ve tablolarda kalsa da kimilerinin kalıntıları günümüze ulaşmış ve geçmişin izlerini taşımaktadır.
Dünyanın en yüksek deniz feneri: İskenderiye Feneri
Mısır’ın İskenderiye kentinde MÖ 246 yılında inşa edilen ve tarihte inşa edilmiş en yüksek deniz feneri olan İskenderiye Feneri, 135 metre yüksekliğiyle birçok gemiye rehberlik etti.
Tepesinde bulunan büyük ayna sayesinde 70 kilometre uzaklıktan görülebilen bu fener, MS 955 yılındaki bir sarsıntıda üst kısmını kaybetti ve 1302 yılında öteki bir zelzele nedeniyle yıkıldı. 1500. yıla geldiğimizde ise yapıya dair kalıntılar büsbütün yok oldu.
Göğe yükselen kule: Babil Kulesi
Sümerler, inançlarına nazaran yükseklere taparlardı ve yer ile göğü bağlayan kutsal bir ağacın varlığına inanırlardı.
Bu inanç doğrultusunda 5000 yıl kadar evvel Tanrı Marduk ismine Babil’in Asma Bahçeleri’nin içerisine bu devasa kuleyi inşa ettiler.
90 metre genişliğe ve 90 metre yüksekliğe sahip olan kule, 7 kattan oluşuyordu. Her bir kat, diğer bir şeyi sembolize ederdi.
Devasa mezar: Halikarnas Mozolesi
Halikarnas Mozolesi öteki bir ismiyle Kral Mausollos’un Mezarı; hükümdarın eşi, kızı ve kız kardeşi tarafından MÖ 340’ta inşa ettirilmiştir.
Yüksekliği 55 metre olan mezarın çatı kısmı, piramidi andıran katlı merdiven formundaydı ve dört tarafında da çeşitli insan ve hayvan heykelleri bulunuyordu.
Muğla’nın Bodrum ilçesinde, mezardan geriye kalan kalıntılar olduğu üzere sergilenmektedir.
Antik dünyanın ihtişamlı yapısı: Rodos Heykeli
Rodos Heykeli, Rodos şehrinin liman girişine yapılan Yunan Güneş Rabbi Helios’un heykelidir.
“Antik Dünya’nın Yedi Harikası”ndan biri olan bu heykel, 1 yıl süren kuşatma akabinde MÖ 304’te ilahlara şükranlarını sunmak için Rodoslular tarafından yaptırıldı.
32 metre yüksekliğe sahip bu heykelin imali 12 yıl sürdü. MÖ 225 ve 226 yıllarındaki depremler nedeniyle yıkıldı.
Dünyanın birinci dönme dolabı: Ferris Wheel
Kristof Kolomb’un Amerika kıtasını keşfetmesinin 400. yıldönümünü kutlaması için 1893 yılında Chicago’da düzenlenen memleketler arası fuar için George Washington Gale Ferris Jr. tarafından özel olarak tasarlanan ve dünyanın birinci dönme dolabı olan bu yapı, bir günde yaklaşık 38.000 kişiyi taşıyordu.
Fuar bitiminde sökülüp diğer etkinliklerde tekrar inşa edilse de demirlerini satmak amacıyla büsbütün yok edildi.
Devasa bir tren istasyonu: Penn İstasyonu
Manhattan’ın ortasında yer alan Penn İstasyonu, 1910 yılında yapıldı ve birinci seferini gerçekleştirdi.
O periyot New York kentinin en büyük mimari yapıtlarından biri olarak kabul edilen tren istasyonu, İkinci Dünya Savaşı sonrası yolcu trafiği azaldığı ve mülk hakkının satılmasından ötürü etap evre yıkıldı ve istasyon yer altına taşındı.
Londra geçmişinin en görkemli mimari yapılarından biri: Kristal Saray
Londra’da 1851 yılında düzenlenen Dünya Fuarı’na konut sahipliği yapmak emeliyle inşa edilmiş devasa cam yapıdır. 19. yüzyılın en büyük mimari başarılarından biri olarak kabul edilir.
Crystal Palace, yaklaşık 92.000 metrekarelik bir alana yayılan, 39 metre yüksekliğinde ve 564 metre uzunluğunda bir yapıydı. Dış cephesi büsbütün camla kaplıydı ve içerisinde yüzlerce stant salonu, bahçeler ve çeşitli alanlar bulunuyordu.
1936 yılında çatısına yıldırım düşmesi sonucu çıkan yangında tüm yapı yok oldu.
Yangına kurban giden bir öteki yapı: Paleis voor Volksvlijt
Amsterdam’da yer alan sergi ve konser salonu olarak kullanılan bu yapı, 1864 yılında kapılarını konuklarına açtı.
Avrupa’nın en büyük stant salonlarından biri olan yapı, kentin ticaret ve turizm manasında gelişmesine büyük bir katkıda bulundu.
Şehrin kıymetli bir simgesi haline gelen yapı, 1929 yılında çıkan bir yangın sonucu büsbütün yok oldu.
Harry Potter sinemalarını aratmayan, Cincinnati’nin eski Halk Kütüphanesi.
Devasa dökme demirden yapılmış raflar, 4 kat yükseğe çıkan sarmal merdivenler, tavan penceresinin ortasından içeriye süzülen gün ışığıyla film sahnelerini aratmayan 1874 imali bu kütüphane, 1955’te daha modern bir binaya taşındı ve bina yıkıldı. Günümüzde kütüphanenin yerinde bir otopark ve ofis binası bulunuyor.
Kendisinden geriye yalnızca birkaç mermer modülü kalan Artemis Tapınağı.
İzmir’in Selçuk ilçesinde bulunan Artemis Tapınağı, Efes’te MÖ 550 yılında inşa edilmiştir.
Tanrıça Artemis’e ithaf edilen bu tapınak, Dünyanın Yedi Harikası’ndan biri sayılmaktadır. 115 metre uzunluğunda ve 55 metre eninde neredeyse büsbütün mermeden yapılan bu tapınak birçok inançtan etkilenmiş ve birçok farklı inancın sembolü olmuştur.